yandex

Temel Karamollaoğlu: Abdullah Gül şu anda adayımızdır demek doğru olmaz

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 18.01.2018 - 00:00, Güncelleme: 16.12.2020 - 17:31 2762+ kez okundu.
 

Temel Karamollaoğlu: Abdullah Gül şu anda adayımızdır demek doğru olmaz

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 'Ulusal Basın Buluşması' adı altında düzenlenen toplantıda gazetecilerle bir araya geldi. Şişli'de bir otelde düzenlenen toplantıda Karamollaoğlu gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu. "ANAYASA MAHKEMESİNİN VERDİĞİ KARARA İTİRAZ EDİLEMEZ" Karamollaoğlu, Anayasa Mahkemesi'nin Şahin Alpay ve Mehmet Altan hakkında vermiş olduğu kararın yerel mahkeme tarafından bozulmasına yönelik olarak, "Şimdi daha da sıkıntılı bir noktaya girdik. Beni en çok tedirgin eden, artık adalet mekanizmasına güvenin kalmaması. Son olarak iki gazetecinin tahliyesi konusunda Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararı, yerel mahkemenin kabul etmemesi ve yerel mahkemenin kararının şu anda icra edilir durumda olması. Bu hukukun bittiği noktadır. Çünkü Anayasa en üst mercidir. Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararlara itiraz edilemez. Cumhurbaşkanı, hükümet, medya dahil bütün yargı organları Anayasa Mahkemesi'nin aldığı karara uymak mecburiyetindedir. Bu bir Anayasa emridir. Eğer bir yerel mahkeme 'Anayasa Mahkemesi'nin kararını uygulamıyorum. Kararımda ısrar ediyorum' der hükümet yetkilileri de bunu tevdi eder mahiyette konuşursa, zaten bize göre hukuk artık işlemez noktaya gelmişti de şimdi bütün ümitler bitti. Bu artık sözün bittiği yer. Türkiye'de artık hukuk yok. Bunu herkes bilsin. Eğer bir kişi bütün kararları verecek, kanunları çıkaracak, Anayasayı dinlemeyecekse hatta Anayasa ihlallerini bile meşru görecekse bu iş bitti" şeklinde  "FİİLEN BAŞKANLIK SİSTEMİ İLE YÖNETİLİYORUZ" Karamollaoğlu konuşmasının devamında referandum sonrasında Türkiye'nin fiili başkanlıkla yönetildiğini belirterek, "Bir referandum sürecini yaşadık. Hükümetin şu andaki tatbikatı tamamen... Başkanlık sistemi şu an da yürüyor. Meclis tamamen devre dışı. Cumhurbaşkanı kararnameleri ile Türkiye yönetiliyor. Ne Başbakan'ın ne de bakanların esamesi bile okunmuyor. Biz fiilen başkanlık sistemi ile yönetiliyoruz. Kimsenin başkanla ilgili, onun aldığı kararlar, çıkardığı KHK'lar ile ilgili hiç bir fikri beyan etmemesi lazım. Ederseniz hapı yuttunuz. Eski bir Cumhurbaşkanlarından birisi KHK'larla ilgili bir konuda 'bir tereddüt var. Düzeltilmesi gerekir' demiş. Türkiye bununla çalkalandı. Neredeyse linç ediliyordu. Geçmişte Cumhurbaşkanlığı yapmış birinin iki kelimesine tahammül edilemezse Türkiye yönetilemez" ifadelerini kullandı. AFRİN OPERASYONU Karamollaoğlu, Afrin operasyonu hakkında ise, "Orta Doğu'da ki bu hareketlerde kapsamlı bir strateji belirlenmezse sadece mevzi olarak bir yere girip, çıkmanın problemi çözmeyeceği kanaatindeyiz. Biz oraya girer ve ilerleme imkanımız olursa ve o durumda da Amerika bu işe razı değilse emin olun karşımızda sadece Amerikan askerlerini görürüz. Oradaki yerel güçlere de Amerikan üniformasını giydirirler, karşımıza gelirler" diye konuştu. AK PARTİ, MHP İTTİFAKI Karamollaoğlu, AK Parti ile MHP arasında kurulan ittifakı ise şöyle değerlendirdi: Bu ittifak konusunu ben pek zikretmek istemiyorum. Çünkü ittifaklar kutuplaşmayı arttırıyor. Bugün Ak Parti ve MHP bir ittifakın içine girdi. Sayın Bahçeli, 'Ben her şeyiyle, bütün icraatlarıyla Cumhurbaşkanı'nın arkasındayım' dedi. Bitti o iş. Bu ittifaka 'Milli İttifak' dediler. Ancak diğer taraf gayri milli değil. "GÜL ŞU ANDA ADAYIMIZDIR DEMEK DOĞRU OLMAZ" Karamollaoğlu bir gazetecinin sorduğu 'Abdullah Gül 2019'da adayınız olur mu? sorusunu şöyle yanıtladı: Abdullah Gül bey kıymetli bir kardeşimiz. Elbette aday olma ihtimali olur. Ama şu anda adayımızdır demek doğru olmaz. Burada iki husus var. İlk olarak kendisi böyle bir noktada 'böyle bir teşebbüste bulunabilirim' demesi gerekir. İkinci noktada da onun seçilebileceği noktasında sağlam bir kanaatin oluşması icap ediyor. Bunlar sağlanırsa o da olabilir, başkaları da. ORTA DOĞU’DAKİ KARMAŞAYI ABD İSTEDİ ABD, 1991’de Sovyetler Birliği ortadan kalktığında dünyanın lideri olmuş görünüyordu. Ancak bugün Çin’den çok çekinir gibi görünüyor. Başkanlık makamında da şovmen bir adam var. Ben, Cumhuriyetçi Parti’nin sonbahar seçiminde alacağı sonuca göre görevden alınabileceğini düşünüyorum. Orta Doğu’ya girdi ama çıkamıyor. Ancak bu karmaşayı ABD istiyordu. Suriye’de her halükarda ateşkes sağlanmalı. Ancak ben, Suriye’ye Türkiye için bakıyorum. Ekonomisi güçlü olmayan, dış politikada güçlü olamaz. BAŞBAKANIN DA BAKANLARIN DA ESAMESİ OKUNMUYOR Ne başbakanın ne bakanların kusura bakmasınlar esamesi okunmuyor. Başkanlık yürüyor ve kimse onun yaptıklarını sorgulayamıyor. Geçmişte cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişi, iki lafı yüzünden linç ediliyordu. Böyle olursa bir ülke yönetilemez. Bugün iktidarda bulunanlar bizim eski arkadaşlarımız. Ben onların özgürlükler için AB’yi savunduklarını sanıyordum. Şimdi AB onların o zaman dediğini söylüyor, ‘alın başınıza çalın’ diyorlar. BİZ SEÇİMİ KAZANABİLİRİZ 1950 ve 1989 seçimlerinde devrim niteliğinde iki seçim yaşadık. Birinciyi İnönü, ikinciyi ANAP kabul etmek zorunda kaldı. Önümüzdeki seçimlerde de bunun yaşanacağını düşünüyorum. HER İŞİMİZİ SİLAH SIKARAK MI HALLEDECEĞİZ? "PYD ile görüşülebilir mi?" sorusu üzerine, Karamollaoğlu şunları söyledi: "Suriye’deki her grupla görüşülmeli. Ben olsam PYD’ye de gider kendi davana değil başkasına hizmet ediyorsun derdim. Dinlerdi dinlemezdi ayrı. Ama denerdim. Her işimizi silah sıkarak mı halledeceğiz? AK Parti çözüm süreci diye bir süreç başlattı ama amaçlarını kendileri biliyor muydu şüpheliyim. Bilse belki bugün bu halde olmazdık." CHP İLE GÖRÜŞÜNCE KENDİ İLKELERİMİZİ ÇİĞNEYECEĞİZ DİYE BİR ŞEY YOK İktidar, seçime gidilirken karşısında güçlü bir muhalefet görmek istemiyor. O nedenle CHP ile görüşmemiz rahatsız ediyor. Bizim görüşmemiz ortamı yumuşatıyor diye istemiyorlar. Oysa biz CHP ile görüşünce kendi ilkelerimizi çiğneyecegiz diye bir şey yok. CHP’li olabilir, doğru söylüyorsa kayıtsız mı kalacağız? İktidar kayıtsız mı kalacak? SEÇİMDE HİLEYİ PARTİLER ENGELLER "Hukuk bittiyse YSK’ya nasıl güvenilecek?" sorusu üzerine: "Partiler üzerlerine düşeni yaparsa hile yapılabileceğine inanmıyorum. Bizim seçim sistemimizde de hile yapmak çok zor. YSK bir kez bu hatayı yaptı güven sarstı. Ancak inanıyorum ki oradaki insanlar da bir daha böyle bir duruma düşmek istemez. Ne demek mühürsüz oy pusulasını saymak. Onun vatandaşın oyu olduğu belli değil ki…" MUTASYONUN NEDENİ İKTİDARDA KALMA ISRARI Karamollaoğlu, "Eski arkadaşlarınızın uğradığı mutasyonu neye bağlıyorsunuz?" sorusuna "İktidar çok kalmış olmak ve kalmakta ısrar etmek." şeklinde cevap verdi.   Kaynak:milligazete.com.tr

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 'Ulusal Basın Buluşması' adı altında düzenlenen toplantıda gazetecilerle bir araya geldi. Şişli'de bir otelde düzenlenen toplantıda Karamollaoğlu gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

"ANAYASA MAHKEMESİNİN VERDİĞİ KARARA İTİRAZ EDİLEMEZ"

Karamollaoğlu, Anayasa Mahkemesi'nin Şahin Alpay ve Mehmet Altan hakkında vermiş olduğu kararın yerel mahkeme tarafından bozulmasına yönelik olarak, "Şimdi daha da sıkıntılı bir noktaya girdik. Beni en çok tedirgin eden, artık adalet mekanizmasına güvenin kalmaması. Son olarak iki gazetecinin tahliyesi konusunda Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararı, yerel mahkemenin kabul etmemesi ve yerel mahkemenin kararının şu anda icra edilir durumda olması. Bu hukukun bittiği noktadır. Çünkü Anayasa en üst mercidir. Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararlara itiraz edilemez. Cumhurbaşkanı, hükümet, medya dahil bütün yargı organları Anayasa Mahkemesi'nin aldığı karara uymak mecburiyetindedir. Bu bir Anayasa emridir. Eğer bir yerel mahkeme 'Anayasa Mahkemesi'nin kararını uygulamıyorum. Kararımda ısrar ediyorum' der hükümet yetkilileri de bunu tevdi eder mahiyette konuşursa, zaten bize göre hukuk artık işlemez noktaya gelmişti de şimdi bütün ümitler bitti. Bu artık sözün bittiği yer. Türkiye'de artık hukuk yok. Bunu herkes bilsin. Eğer bir kişi bütün kararları verecek, kanunları çıkaracak, Anayasayı dinlemeyecekse hatta Anayasa ihlallerini bile meşru görecekse bu iş bitti" şeklinde 

"FİİLEN BAŞKANLIK SİSTEMİ İLE YÖNETİLİYORUZ"

Karamollaoğlu konuşmasının devamında referandum sonrasında Türkiye'nin fiili başkanlıkla yönetildiğini belirterek, "Bir referandum sürecini yaşadık. Hükümetin şu andaki tatbikatı tamamen... Başkanlık sistemi şu an da yürüyor. Meclis tamamen devre dışı. Cumhurbaşkanı kararnameleri ile Türkiye yönetiliyor. Ne Başbakan'ın ne de bakanların esamesi bile okunmuyor. Biz fiilen başkanlık sistemi ile yönetiliyoruz. Kimsenin başkanla ilgili, onun aldığı kararlar, çıkardığı KHK'lar ile ilgili hiç bir fikri beyan etmemesi lazım. Ederseniz hapı yuttunuz. Eski bir Cumhurbaşkanlarından birisi KHK'larla ilgili bir konuda 'bir tereddüt var. Düzeltilmesi gerekir' demiş. Türkiye bununla çalkalandı. Neredeyse linç ediliyordu. Geçmişte Cumhurbaşkanlığı yapmış birinin iki kelimesine tahammül edilemezse Türkiye yönetilemez" ifadelerini kullandı.

AFRİN OPERASYONU

Karamollaoğlu, Afrin operasyonu hakkında ise, "Orta Doğu'da ki bu hareketlerde kapsamlı bir strateji belirlenmezse sadece mevzi olarak bir yere girip, çıkmanın problemi çözmeyeceği kanaatindeyiz. Biz oraya girer ve ilerleme imkanımız olursa ve o durumda da Amerika bu işe razı değilse emin olun karşımızda sadece Amerikan askerlerini görürüz. Oradaki yerel güçlere de Amerikan üniformasını giydirirler, karşımıza gelirler" diye konuştu.

AK PARTİ, MHP İTTİFAKI

Karamollaoğlu, AK Parti ile MHP arasında kurulan ittifakı ise şöyle değerlendirdi:

Bu ittifak konusunu ben pek zikretmek istemiyorum. Çünkü ittifaklar kutuplaşmayı arttırıyor. Bugün Ak Parti ve MHP bir ittifakın içine girdi. Sayın Bahçeli, 'Ben her şeyiyle, bütün icraatlarıyla Cumhurbaşkanı'nın arkasındayım' dedi. Bitti o iş. Bu ittifaka 'Milli İttifak' dediler. Ancak diğer taraf gayri milli değil.

"GÜL ŞU ANDA ADAYIMIZDIR DEMEK DOĞRU OLMAZ"

Karamollaoğlu bir gazetecinin sorduğu 'Abdullah Gül 2019'da adayınız olur mu? sorusunu şöyle yanıtladı: Abdullah Gül bey kıymetli bir kardeşimiz. Elbette aday olma ihtimali olur. Ama şu anda adayımızdır demek doğru olmaz. Burada iki husus var. İlk olarak kendisi böyle bir noktada 'böyle bir teşebbüste bulunabilirim' demesi gerekir. İkinci noktada da onun seçilebileceği noktasında sağlam bir kanaatin oluşması icap ediyor. Bunlar sağlanırsa o da olabilir, başkaları da.

ORTA DOĞU’DAKİ KARMAŞAYI ABD İSTEDİ

ABD, 1991’de Sovyetler Birliği ortadan kalktığında dünyanın lideri olmuş görünüyordu. Ancak bugün Çin’den çok çekinir gibi görünüyor. Başkanlık makamında da şovmen bir adam var. Ben, Cumhuriyetçi Parti’nin sonbahar seçiminde alacağı sonuca göre görevden alınabileceğini düşünüyorum. Orta Doğu’ya girdi ama çıkamıyor. Ancak bu karmaşayı ABD istiyordu. Suriye’de her halükarda ateşkes sağlanmalı. Ancak ben, Suriye’ye Türkiye için bakıyorum. Ekonomisi güçlü olmayan, dış politikada güçlü olamaz.

BAŞBAKANIN DA BAKANLARIN DA ESAMESİ OKUNMUYOR

Ne başbakanın ne bakanların kusura bakmasınlar esamesi okunmuyor. Başkanlık yürüyor ve kimse onun yaptıklarını sorgulayamıyor. Geçmişte cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişi, iki lafı yüzünden linç ediliyordu. Böyle olursa bir ülke yönetilemez. Bugün iktidarda bulunanlar bizim eski arkadaşlarımız. Ben onların özgürlükler için AB’yi savunduklarını sanıyordum. Şimdi AB onların o zaman dediğini söylüyor, ‘alın başınıza çalın’ diyorlar.

BİZ SEÇİMİ KAZANABİLİRİZ

1950 ve 1989 seçimlerinde devrim niteliğinde iki seçim yaşadık. Birinciyi İnönü, ikinciyi ANAP kabul etmek zorunda kaldı. Önümüzdeki seçimlerde de bunun yaşanacağını düşünüyorum.

HER İŞİMİZİ SİLAH SIKARAK MI HALLEDECEĞİZ?

"PYD ile görüşülebilir mi?" sorusu üzerine, Karamollaoğlu şunları söyledi: "Suriye’deki her grupla görüşülmeli. Ben olsam PYD’ye de gider kendi davana değil başkasına hizmet ediyorsun derdim. Dinlerdi dinlemezdi ayrı. Ama denerdim. Her işimizi silah sıkarak mı halledeceğiz? AK Parti çözüm süreci diye bir süreç başlattı ama amaçlarını kendileri biliyor muydu şüpheliyim. Bilse belki bugün bu halde olmazdık."

CHP İLE GÖRÜŞÜNCE KENDİ İLKELERİMİZİ ÇİĞNEYECEĞİZ DİYE BİR ŞEY YOK

İktidar, seçime gidilirken karşısında güçlü bir muhalefet görmek istemiyor. O nedenle CHP ile görüşmemiz rahatsız ediyor. Bizim görüşmemiz ortamı yumuşatıyor diye istemiyorlar. Oysa biz CHP ile görüşünce kendi ilkelerimizi çiğneyecegiz diye bir şey yok. CHP’li olabilir, doğru söylüyorsa kayıtsız mı kalacağız? İktidar kayıtsız mı kalacak?

SEÇİMDE HİLEYİ PARTİLER ENGELLER

"Hukuk bittiyse YSK’ya nasıl güvenilecek?" sorusu üzerine: "Partiler üzerlerine düşeni yaparsa hile yapılabileceğine inanmıyorum. Bizim seçim sistemimizde de hile yapmak çok zor. YSK bir kez bu hatayı yaptı güven sarstı. Ancak inanıyorum ki oradaki insanlar da bir daha böyle bir duruma düşmek istemez. Ne demek mühürsüz oy pusulasını saymak. Onun vatandaşın oyu olduğu belli değil ki…"

MUTASYONUN NEDENİ İKTİDARDA KALMA ISRARI

Karamollaoğlu, "Eski arkadaşlarınızın uğradığı mutasyonu neye bağlıyorsunuz?" sorusuna "İktidar çok kalmış olmak ve kalmakta ısrar etmek." şeklinde cevap verdi.

 

Kaynak:milligazete.com.tr

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bolbolhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.