yandex

Myanmar ordusu BM’nin “utanç listesine’’ girdi

DÜNYA (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 18.04.2018 - 00:00, Güncelleme: 16.12.2020 - 17:31 2905+ kez okundu.
 

Myanmar ordusu BM’nin “utanç listesine’’ girdi

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, geçen yıl çatışma bölgelerinde yaşanan cinsel şiddet olaylarına ilişkin raporunu BM Güvenlik Konseyi’ne sundu. Raporda, 19 ülkede çatışma bölgelerinde çoğunluğu devlet dışı aktörlerce işlenen suçlar ve tecavüz, seks kölesi, fuhşa zorlama, zorla kürtaj gibi cinsel şiddet olaylarına dikkat çekildi. Tecavüz ve cinsel şiddetin çatışmalarda ‘’silah olarak kullanıldığına’’ dikkat çekilen raporda, Myanmar ordusunun Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddet olaylarına da dikkat çekildi. Myanmar silahlı güçlerinin ‘’Arakanlı kadın ve kız çocuklarına yönelik tecavüz ve şiddet olayları’’ da  ‘’kara liste’’ ya da ‘’utanç listesi’’ olarak bilinen BM’nin çatışma bölgelerindeki cinsel şiddet olaylarını belgeleyen raporuna girdi.  Myanmar ordusunun ‘’Arakanlıların Myanmardan ayrılıp geri dönmesini engellemek için cinsel şiddeti bir araç olarak kullandığı ve Arakan toplumunu korkutarak topluca cezalandırdığı’’ belirtilen raporda, ‘’Myanmar’dan kaçan Arakanlı kadın ve kız çocuklarının tecavüz ve toplu tecavüz gibi cinsel şiddet olaylarına maruz kaldığı’’ kaydedildi. ARAKANLI AVUKATTAN UCM’YE BAŞVURMA ÇAĞRISI Öte yandan Arakanlı avukat Razia Sultana, Arakanlı Müslümanlara ve diğer etnik gruplara karşı işlediği “korkunç suçlar” nedeniyle Myanmar hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) başvuruda bulunma çağrısı yaptı. Sultana, Myanmar ordusundan askerlerin, “Arakan eyaletindeki 17 köyde 300’den fazla kadın ve kıza tecavüz ettiğine” ilişkin kanıt bulduğunu belirtti. Geçen yılın Ağustos ayından bu yana 350’den fazla köyün saldırıya uğradığını ve yakıldığını anımsatan Sultana, “bu rakamın gerçekte tecavüze uğrayan toplam kadın sayısının yalnızca bir kısmını oluşturduğunu” kaydetti. Myanmar ordusunun zulmünden kaçarak mülteci kamplarına sığınan Arakanlı Müslüman kadın ve kız çocuklarıyla 2014 yılından bu yana görüşmeler yapan Sultana, sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim geldiğim yerde, Arakanlı Müslüman olması nedeniyle kadınlar ve kızlar, Myanmar ordusu tarafından tecavüze uğradı, işkence gördü ve öldürüldü. 6 yaşındaki küçük kızlar dahi tecavüze uğradı. Bazı kadın ve kızlar, Bangladeş sınırını geçmeye çalışırken yakalandı ve tecavüze uğradı. Bazıları korkunç şekilde yaralandı ve diri diri gömüldü.”  Sultana, cinsel şiddetin Arakan eyaletinin genelinde yaşandığını ve yüzlerce asker tarafından işlendiğini söyleyerek, “tecavüzün sistemli planlandığına ve halka karşı silah olarak kullanıldığına dair güçlü kanıtlar bulunduğunu” bildirdi. Kadınların ağır yaralanmasıyla sonuçlanan tecavüzlerin Arakan halkını sadece terörize etmekle kalmadığına, aynı zamanda “soylarını sürdürme imkanını da ortadan kaldırdığına” dikkati çeken Sultana, “Genç kadınlar ve kızlar ya kaçırılıyor ya da iş ya da evlilik vaadiyle kandırıldıktan sonra ortadan yok oluyor. BMGK, Arakanlı Müslümanlara karşı işlediği korkunç suçların yanı sıra Shan, Karin, Kachin ve diğer eyaletler dahil ülkedeki öteki etnik gruplara yönelik ihlallerden dolayı Myanmar’daki durumu gecikmeden UCM’ye bildirmeli.” diye konuştu. Avukat Sultana, Myanmar’da etnik halklara yönelik baskının sona ermesi için uluslararası baskı yapılması çağrısında bulundu. BM’ye göre, 25 Ağustos 2017’den sonra Arakan’dan kaçmak zorunda kalıp Bangladeş’e sığınanların sayısı 700 bini aştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı. Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.   Kaynak:milligazete.com

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, geçen yıl çatışma bölgelerinde yaşanan cinsel şiddet olaylarına ilişkin raporunu BM Güvenlik Konseyi’ne sundu. Raporda, 19 ülkede çatışma bölgelerinde çoğunluğu devlet dışı aktörlerce işlenen suçlar ve tecavüz, seks kölesi, fuhşa zorlama, zorla kürtaj gibi cinsel şiddet olaylarına dikkat çekildi. Tecavüz ve cinsel şiddetin çatışmalarda ‘’silah olarak kullanıldığına’’ dikkat çekilen raporda, Myanmar ordusunun Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddet olaylarına da dikkat çekildi. Myanmar silahlı güçlerinin ‘’Arakanlı kadın ve kız çocuklarına yönelik tecavüz ve şiddet olayları’’ da  ‘’kara liste’’ ya da ‘’utanç listesi’’ olarak bilinen BM’nin çatışma bölgelerindeki cinsel şiddet olaylarını belgeleyen raporuna girdi.  Myanmar ordusunun ‘’Arakanlıların Myanmardan ayrılıp geri dönmesini engellemek için cinsel şiddeti bir araç olarak kullandığı ve Arakan toplumunu korkutarak topluca cezalandırdığı’’ belirtilen raporda, ‘’Myanmar’dan kaçan Arakanlı kadın ve kız çocuklarının tecavüz ve toplu tecavüz gibi cinsel şiddet olaylarına maruz kaldığı’’ kaydedildi.

ARAKANLI AVUKATTAN UCM’YE BAŞVURMA ÇAĞRISI

Öte yandan Arakanlı avukat Razia Sultana, Arakanlı Müslümanlara ve diğer etnik gruplara karşı işlediği “korkunç suçlar” nedeniyle Myanmar hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) başvuruda bulunma çağrısı yaptı. Sultana, Myanmar ordusundan askerlerin, “Arakan eyaletindeki 17 köyde 300’den fazla kadın ve kıza tecavüz ettiğine” ilişkin kanıt bulduğunu belirtti. Geçen yılın Ağustos ayından bu yana 350’den fazla köyün saldırıya uğradığını ve yakıldığını anımsatan Sultana, “bu rakamın gerçekte tecavüze uğrayan toplam kadın sayısının yalnızca bir kısmını oluşturduğunu” kaydetti.

Myanmar ordusunun zulmünden kaçarak mülteci kamplarına sığınan Arakanlı Müslüman kadın ve kız çocuklarıyla 2014 yılından bu yana görüşmeler yapan Sultana, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Benim geldiğim yerde, Arakanlı Müslüman olması nedeniyle kadınlar ve kızlar, Myanmar ordusu tarafından tecavüze uğradı, işkence gördü ve öldürüldü. 6 yaşındaki küçük kızlar dahi tecavüze uğradı. Bazı kadın ve kızlar, Bangladeş sınırını geçmeye çalışırken yakalandı ve tecavüze uğradı. Bazıları korkunç şekilde yaralandı ve diri diri gömüldü.”  Sultana, cinsel şiddetin Arakan eyaletinin genelinde yaşandığını ve yüzlerce asker tarafından işlendiğini söyleyerek, “tecavüzün sistemli planlandığına ve halka karşı silah olarak kullanıldığına dair güçlü kanıtlar bulunduğunu” bildirdi.

Kadınların ağır yaralanmasıyla sonuçlanan tecavüzlerin Arakan halkını sadece terörize etmekle kalmadığına, aynı zamanda “soylarını sürdürme imkanını da ortadan kaldırdığına” dikkati çeken Sultana, “Genç kadınlar ve kızlar ya kaçırılıyor ya da iş ya da evlilik vaadiyle kandırıldıktan sonra ortadan yok oluyor. BMGK, Arakanlı Müslümanlara karşı işlediği korkunç suçların yanı sıra Shan, Karin, Kachin ve diğer eyaletler dahil ülkedeki öteki etnik gruplara yönelik ihlallerden dolayı Myanmar’daki durumu gecikmeden UCM’ye bildirmeli.” diye konuştu.

Avukat Sultana, Myanmar’da etnik halklara yönelik baskının sona ermesi için uluslararası baskı yapılması çağrısında bulundu.

BM’ye göre, 25 Ağustos 2017’den sonra Arakan’dan kaçmak zorunda kalıp Bangladeş’e sığınanların sayısı 700 bini aştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı. Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.

 

Kaynak:milligazete.com

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bolbolhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.