Zaman su gibi akıp geçiyor, yine 13 Haziran Dünya Albinizm Günü’ne geldik
Her yıl olduğu gibi, bugün de 13 Haziran… Dünya Albinizm Günü. Bu özel gün, farkındalık yaratmak, hoşgörü ve saygıyı çoğaltmak adına önemli bir fırsat. Belki de hayatımızda çok da fark etmediğimiz, ya da bilmediğimiz bir gerçekliği hatırlıyoruz: Albinizm genetik durumu yaşayan insanlar, sadece farklı ten renkleriyle değil, aynı zamanda toplumun bazen göz ardı ettiği hayata tutunma mücadeleleriyle de bizimle birlikte ve bizim saygımızı, sevgimizi hak ediyorlar.
Ben de bir albinoyum. Bu yüzden, bu konu benim de çok yakından ilgilendiğim, kişisel bir sorumluluk hissettiğim bir mesele. Albinizm, genetik bir durum. Melanin pigmentinin eksikliği nedeniyle meydana gelen bu durum, insanların yaşamını pek çok açıdan etkiliyor. Güneşin zararlı ışınlarından korunmak, görme sorunlarıyla başa çıkmak… Bu zorluklar, yaşamın kendisi kadar doğal ve hak edilmemiş mücadeleler. Ama ne yazık ki, toplumda bu farkındalık yeterli değil, çoğu zaman bu insanlar karşılaştıkları zorluklara rağmen, göz ardı ediliyor veya dışlanıyorlar. Hoşgörü, sevgi ve saygı olmadan, ilerleme kaydetmek gerçekten zor.
İşte bu yüzden bugün tekrar hatırlamalıyız: Farklılıklarımızla birlikte yaşamak, birbirimize duyduğumuz saygı ve sevgiyle mümkün olur. Bir kişinin yaşadığı durum, onun değersiz veya less önemli olduğu anlamına gelmez. Aksine, her bireyin toplumda yeri, kendine özgü güzellikleri ve hakkı vardır. Farkında olarak, etrafımdaki ve toplumdaki diğer albinolu bireylerin ne kadar güçlü olduklarını, karşılaştıkları zorlukların farkına varmalıyız. Bu farkındalık, toplumda hoşgörüyü, sevgiyi ve desteği arttırır.
Ben de, bir albinoyum ve bu durum beni her zaman güçlü kıldı. Çünkü bu, beni ben yapan, benim kimliğimin ve doğanın bir parçası. Bu yüzden, toplum olarak yapmamız gereken en önemli şey, birbirimizi anlamak ve desteklemektir. Günümüzde, bilinçlenme ve farkındalık arttıkça, ayrımcılık ve şiddet de azalıyor. Ama hâlâ yapılması gereken çok şey var. Özellikle de bizim gibi bireylerin, sevgiyle ve saygıyla yaklaşması, onları toplumun bir parçası olarak görmesi ve kucaklaması gerekiyor.
Bu özel gün vesilesiyle, toplumun dikkat etmesi gereken birkaç noktayı hatırlatalım:
- Hoşgörü ve saygı gösterelim: Herkes farklıdır ve aynı şekilde düşünmeyebilir. Farklılıklarımızı kabul etmek, toplumu güçlendiren en önemli bağdır.
- Farkındalık oluşturalım: Albinizm genetik durumuna sahip bireylerin yaşadıklarını öğrenelim ve anlatmaya çalışalım.
- Dışlamadan uzak duralım: Ayrımcılığa ve şiddete karşı duralım. Bu insanlar bizim toplumumuzun değeridir.
- Destek olalım: Kendimiz ve çevremize bu konuda farkındalık kazandırabilecek mesajlar verelim.
Son söz olarak; zaman su gibi akıp gidiyor belki, ama hep hatırlayalım ki, bu hayatı anlamlı kılan, birbirimize gösterdiğimiz hoşgörü, sevgi ve saygıdır. Dünya Neon Albinizm Günü’nde, tüm albinolu arkadaşlarımıza ve onların yanında olan tüm gönül dostlarına sevgiyle, anlayışla, birlikle daha güzel bir dünya kurmak dileğiyle…
