Necmeddin Erbakan "Beni AKP'nin günahlarına ortak etmeyin" uyarısında bulunmuştu.  AKP'nin yanında olalım, her yanlışlarına göz yumalım, İstediği gibi AB uyum yasalarını çıkarsın, ABD'nin her dediğini yaptırım uygulasın, İsrail güvenliği için bütün olanakları seferber etsin. Fetö işbirliği ile Ilımlı İslâm, dinlerarası diyalog ve ekonomik değişim, askeri düzenleme, eğitimde reform gibi kanun hükmünde kararnameler, yasalar, gece yarısı kanunları, kılık kıyafet değişikliği adı altında ahlaksızlığın teşhir edilmesi, Aile Koruma Kanunu veya Kadının beyanı esastır maddesinin eklenmesi, çocuk ve kadın ölüm vakaları, ani ölümler, cinayetler, intiharlar, Üst düzey, mühendis, akedemisyen, mucit, siyasi, askeri, emniyet mensubu gibi ülkenin geleceğine mâl olmuş hedefler peşinde koşan insanların şüpheli ölümleri derken derken tam 23 yıl çeyrek asır, doğan çocuk AKP'yi gördü, doğmuş çocuk AKP varken büyüdü. Ee bu gençler nasıl iyiyi, doğruyu, kötüyü, yanlışı, güzeli, çirkini, acıyı, tatlıyı ayırt edecek? Farklı farklı yönetimler görseydi yine önce AKP'yi görsün diğer zaman zarfında diğer partileri, hükümeti, iktidarı görseydi tekrar AKP'yi görseydi kesinlikle yeni nesil ikinci kez AKP demezdi.  Neden mi?  Fetö olayları, pandemi, eğitim, işsizlik, ticaret, faiz, gelecek neslin korunması, fuhuş, domuz çiftlikleri, domuz eti ithalatı, tarımda, hayvancılıkta ithalatın artması, içki fabrikalarının çoğalması, apartman altı kiliselerin çoğalması, derken derken terörle birinci çözüm süreci, âkil insanlar denen insanların zafiyeti, Pandemi, doğal afetler, depremler, şehidler, Arap Baharı, Arap Yarımadası ve körfez ülkelerine demokrasi ayarı verilerek Bop Eşbaşkanlığı, özellikle İslâm Coğrafyasında yönetim değişikliği ve KKTC karasuları sınırı ve yönetim ile toprak güvenliği, Ülkede yabancıya toprak ve konut satışı, Mültecilerin ülkede uzun vadeli barındırılması ile birlikte vatandaşlık verilmesi, geçici misafir kimlik kartı hakkı ile yönetime, seçme ve seçilme hakkına da sahip olması arka arkaya sıralanan vakalar, olaylar, musibetler de peş peşe geliyor;  Kuraklık, iklim kanunu, yangınlar, gözardı edilen hatta düşmana destek veren politikalarla Filistin'e sadece kınama ile yakınlık gösterip uzaktan seyirci kalındı. Hâl böyle iken haksızlık olmasın İha, Siha, Hastane, Adliye, Hapishane, Saraylar, Yollar da yapıldı. Hepsi de zamanlı, planlı programlı, profesyonel olarak yapıldı.Togg otomobil de yapıldı. Fabrikası reklam olmasın veya kıskanmasınlar diye gizleniyor.  İha, Siha ve Savunma sanayi kara, hava araçları yapıldı Cennet mekan Erbakan hocam projesi geç de olsa üretildi. Ama devlet üretmiyor, satın alıyor. Malatya Kürecik Patroit Füze Radar Sistemi kuruldu, Sayın Erdoğan "Gerekirse kaldırmayı da biliriz,, dedi. Halâ İsrail savunma güvenliğini sağlıyor. Bir gece ansızın Afrin'e gidemedik. Musul, Kerkük, Halep plaka numaraları hazırlandı. Şam'da Emevi Camii'nde Cuma Namazı kılacaktık camiler sıralamasında sınırı aşamadık. O heves de bitti.  Ayasofya Camii için yıllardır "Zincirler kırılsın Ayasofya açılsın,, dedik. Ayasofya Camii açıldı. Bir hevesle ibadet, mevlid, zikirler, ezanlar Elhamdülillah dedik. Lâkin Bizans resimleri varken namaz sahih olur mu? Bir kısmı da yasak, üst kısmı ise yabancı turistlere ait haydi olsun diyelim. Geçen günlerde yol, kavşak trafik yön levhalarında Ayasofya Camii kaldırıldı, Ayasofya yazısı turistik renkte asıldı. "Daha bu günler iyi günler daha neler olacak,, diyenleri duyunca İslâm adına, vatan adına, neslimiz adına, kendimiz adına, Gazze mazlumları, yanan mahlukat, haşerat, nebatad adına düşünüyorum.  Bugün geldiğimiz noktada bakacak olursak; Ülke vatandaşını bekleyen üzerindeki kara bulutları, kabusları sayalım: Kuraklık ve ekonomik mücadele, İklim Değişikliği kanunlarının hemen şimdiden uygulamaya başlatılmasıyla olası yaşam şartları ve pandeminin geride kalan yaptırımları, İkinci çözüm süreci olan terörsüz Türkiye manifestosu ile Türkiye'den diğer sınır komşusu ülkelere nakledecekler orada önceki olduğu gibi güçlenip Kuzey Irak'ta olduğu gibi siyasallaşıp özerklik istemiyle referandumla bölünmeler başlayacak, İsraillilere veya yabancılara vatandaşlık hakkı verilip hem Filistin'de savaşıyor, hem Türkiye NATO üslerinde eğitim aldığı gibi zamanında pyd, ypg, pjak, pkk, fetö, dhkp-c ibda-c vs terör grupları da eğitim almıştı. Bir anda silah bırakmak nasıl oluyor? Korona virüsü de öyle başlamıştı. Bir kaç günde hemen yayıldı ilk ölüm haberiyle BM veya Dünya Sağlık ve Terör Örgütü  para göndermesiyle ölümlerin sayısı çoğaldı iki yıl sonra bir anda ölümler ve virüs bitti. Hikaye gibi veya efsaneler romanı gibi bir yaşam tarzı geldi geçti. İklim Değişikliği unsurları deprem, sel, don, kuraklık, iklimsel değişim, tarım, hayvancılık yasaklanması, hastalıkları, yapay et veya yapay gıda üretime geçilmesi, İsrail'in Filistin üzerinde şiddetle savaşması, Filistinlilerin Türkiye'ye nakli ve gizli güvenlik kampları oluşturulması, Suriye, Yemen, İran, Ürdün, Mısır bu ülkelerde de eş zamanlı savaş gözdağı vermesiyle, yerleşmesiyle Türkiye sınırına kadar gelmiştir. Laf lafı açıyor 2011 yılında İsrail'e Suriye - Türkiye sınırındaki mayınları temizlettirip terör girişi kolaylaştırıldı. İran sınırı mayını da temizlendi Afganistan mültecileri geldi. Ama gelişlerine bir bakın hele giyim kuşam kılık kıyafet, mutluluk yüzünden okunuyor anlatamam. Azerbaycan, Ermenistan sınırındaki mayınların da temizlenmesi sözkonusu idi. Böylelikle mülteciler ülkeye akın etti. Neymiş verimli topraklar ekilecekmiş, güler misin ağlar mısın? Nijer ve Sudan'da ekim için toprak kiralandı, uzayda da deneme yapıldı galiba. Peki şimdi zirai ekim ve hayvancılık yasaklandı, kısıtlandı. Zeytin ağaçları da kesiliyor veya akla bak yüz yıllık ağaç kaldırılıp başka yere dikiliyor.  Heyhat bu olayların ardından, bu olaylar devam ederken, olası güvenlik tedbirlerimiz yokken ben kendime soruyorum siz de dinleyin.  Bugün seçim olsa, şeytan vesvesesinden dolayı AKP oy verirsek veya verenler olursa herhalde kıyamet kopmazsa yaşarken kıyameti, cehennemi dünya gözüyle yaşamış oluruz. Allah muhafaza etsin. Ayağımızı, aklımızı, imanımızı, toprağımızı kaydırmasın.